Sıradanbirblog / Fenerbahçe yazıları

Feleğin tekeri / Hayat yazıları

Feleğin Tekeri / 101 İnsAN ......

Feleğin Tekeri / 101 İnsAN ......

Feleğin Tekeri / Blog hakkında

İyi bir akşam değildi

Pazar, Aralık 16, 2012

     Galatasaray'a ilk defa yenilmiyoruz. Ben 30 yıldır izliyorum derbileri, pek çok mağlubiyet yaşadım. Futbol böyle bir oyun, kaybetmek oyunun bir parçası. Bir takımın büyüklüğünü gösteren şeylerden biri, kayıpları  karşılama biçimi ve ayağa kalkma hızıdır.  Aykut Kocaman'ın yönettiği Fenerbahçe, kayıplarından sonra genelde iyi dönüşler yaptı. Muhtemelen yine dönecektir.  Ama iş burada bitmiyor.  Takımın pek çok güçlü özelliği olmasına rağmen, ne yazık ki geliştirmesi gereken pek çok yönü de var. Bunları sadece bu maçın özelinden değil, geçen yarım sezondan bakarak görebiliriz. Bu değerlendirmeyi bu hafta içine bırakıp bu maçın özeline dönelim. 
      Maçtan önce bu gün öğlen saatlerinde bir tweeti favorilerime ekledim.  Arkadaşım 2000 den fazla takipçisinin 
rahatça göreceği şekilde yazdığı için, burada paylaşmayı sakıncalı görmüyorum:
@kinyas1907 ''macı izlemeyeceğim,bitene kadar son tweetim;FB çubukluya yakışır şekilde mücadele  etsin,armayı islatsin gerisi rahvan..Saldır Fener!..''   
Bunun üzerine söyleyecek söz yok aslında. Bizim takımımızdan her zaman beklediğimiz tam olarak bu.  Ve ne yazık ki  bu maçın özelinde bunu bulamadık.  Oyuncularımıza haksızlık etmek hiç istemem. Ruhsuz bunlar gibi bir şey anlaşılmasın yazdıklarımdan.  Teker teker hepsinin elinden geleni yaptığını gördüm ve zaten buna şüphem yok. Ama bir bütün olarak daha kararlı bir mücadele bekliyordum. Saçma sapan kararlarla oyunu yavaşlatan hakeme karşı, her fırsatta kendini yere atan Eboue'ye, Burak Yılmaz'a karşı, daha kararlı ve sert bir mücadele bekledim.  Rakibine baskı yapan arkadaşının peşine takılan 3-4 oyuncumuzun, tempoyu yükselttiği anları görmek istedim. Oyun durduğunda, koşarak topu alıp çok hızlı bir biçimde oyuna sokmaya çalışan oyuncularımızı görmek istedim.  Bunları görmek istedim, çünkü bunu yapabilmek için özel bir yeteneğe gerek yok.  Sadece bu önemli maça iyi hazırlanmış olmaya, kazanma arzusuna ve bir takım olarak davranmaya ihtiyaç var. Biz özellikle bir takım olarak davranma konusunda yeterince iyi olamadık bu akşam. Türkiye liginde deplasmanda kaybettiğimiz onca puanı da bu yüzden kaybettik. İleride topla buluşmuş ve 4 rakip oyuncu tarafından sarılmış herhangi bir oyuncumuz,  bir anda bütün hızıyla sahanın boş alanlarına ve pas açılarına koşan arkadaşlarını görmeli. Top rakipte iken bütün gücü ile baskı uygulayan oyuncumuz, arkasında rakip pas açılarını kapatan diğer arkadaşlarını bulmalı. Bu akşam ve puan  kaybettiğimiz pek çok akşam bunları yapamadık. 
      Sürekli sahadaki oyuncuların bireysel performanslarını değerlendiriyoruz. Stoch oynasın, Mehmet oynamasın, benzeri kişisel değerlendirmeler yapıyoruz. Oyuncuların bireysel teknik yeteneklerine göre karar veriyoruz. Oysa genellikle kimin oynadığı ve farklı bireysel teknik özellikleri önemli değil.  Önemli olan sahadaki diğer arkadaşlarıyla en verimli ortaklıkları kuran oyuncunun sahada olması. Kendi yeteneklerini kullanırken, diğer arkadaşlarının da yeteneklerini kullanmasına yardım etmesi.  Takımı daha iyi işleten parçaları bir araya getirmek önemli.  Zira tek başına maçı alıp götürmek diye bir şey yok.
     Bu akşamın özelinde bireysel olarak dikkatimi çeken performanslar şöyle.
Caner-Stoch değişikliğinden sonra oyun olarak geri gittik. Stoch hemen hemen top almadan oyunu bitirirken Hasan Ali'ye hiç yardım etmedi. Bu yetenekli genç sahaya kendini vermediği sürece zararlı oluyor. Teknik heyet kendisini toplamasına yardım etmeli, olmuyorsa görev vermemeli. 
Sezer Fenerbahçe taraftarının en çok sahada görmek istediği oyuncu. Bence Fenerbahçe taraftarı istemeden ona haksızlık ediyor. Çok yetenekli bir oyuncu olmasına rağmen, ortaya çıkan beklentiyi karşılaması çok zor.Kayseri maçından sonra bu akşamda etkili olamadı.  Daha çok çalışmalı ve daha basit oynamalı.
Krasiç için ne yazsak yalan.  Bu tempoda maçlarda şu haliyle yararlı olması çok zor.  Mehmet Topuz'a değil Krasiç'e şans veren hoca biraz daha fazla düşünmeli.
İşler kötü giderken sahada daha çok arayan, yer değiştiren, insiyatif alan oyuncu sayımızı arttırmalıyız. Kuyt dışındaki tüm oyuncularımız sahanın sadece belli bölgelerini kullanıyor. Oyunun gelişimine göre alan değiştiren oyuncu sayımızı çoğaltmalıyız.
İkili mücadelelerde ucuz fauller yapıyoruz.  Duran toplar, ortaya çıkabilecek ataklardan daha tehlikeli.  
      Son olarak bu maçla ilgili iki kelam edilecekse, her ne gerekçe ile olursa olsun beceriksiz hakem yönetimini atlamamak lazım. Hakem maçı kontrolümüze almaya çalıştığımız her fırsatta frene bastı. Son derece ucuz kararlarla oyunu sürekli yavaşlattı. Özellikle 2. golü yediğimiz frikikte, Selçuk İnan'ın kendini yere bırakmasını  çok yakın mesafede olmasına rağmen, adete beklediği fırsatı bulmuş gibi değerlendirdi. Bence sonucu direk etkiledi.
      


0 yorum:

Yorum Gönder

Bu blogtaki özgün içerik herkese açıktır.
Blogger tarafından desteklenmektedir.

Popular Posts